Türk futbolu; yabancı sınırlaması, 3 Temmuz ve büyük turnuva istikrarsızlığı konularında yaşadığı can sıkıcı süreçten ülke genelinde yapımı devam eden dev stadyum projeleri ile kurtulabilir mi?
Türk futbolu; yabancı sınırlaması, 3 Temmuz ve büyük turnuva istikrarsızlığı konularında yaşadığı can sıkıcı süreçten ülke genelinde yapımı devam eden dev stadyum projeleri ile kurtulabilir mi bunu hep birlikte göreceğiz ancak şu bir gerçek ki azalan rekabet ortamı kulüplerimizin yeni stadyumları nasıl dolduracağı konusunda ciddi soru işaretleri bırakıyor. İlk bakışta kulüpler için büyük bir ticari fırsat olarak görünen modern stadyumlar, Türkiye’deki hâkim kulüp yönetimi anlayışı ve Passolig uygulamasına geçiş nedeniyle arzu edilen düzeyde doldurulamayacak gibi görünüyor.
Seyirci Yoksa Rekabet de Yok!
Stadyum - Sportif Başarı - Televizyon üçlemesini bir saçayak olarak düşünürsek, içlerinden birinin işlevini yerine getirememesi diğer unsurların da varlığını anlamsız hale getiriyor. Örneğin sahada kötü sonuçlar alan takımın taraftarı, gönül verdiği renkler için stadyumda yerini almak yerine serbest zamanını daha çok eğlenebileceği aktivitelere ayırabiliyor. Müsabakalarını boş tribünler önünde oynayan takımların maçlarındaki heyecan azaldığı gibi ekranları başından ligi takip eden seyirciler de coşku unsuru olmayan bir maçı takip etmek yerine tercihini dizi ya da başka bir programa yapabiliyor. Futbola ilgi hem stadyumda hem de ekranda azalınca yayıncı kuruluşların izlenme oranları düşüyor ve hedef kitlesi futbol izleyicileri olan firmalar reklam mecralarını değiştiriyor. Sonucundaysa kulüplerin kasasına girecek havuz gelirleri uzun vadede azalıyor. Böylesine kötü bir tablo ile yıllardır mücadele eden Türk futbolu ise, ancak rekabet ortamının zirve yapması ile yarıştığı ülkelerle boy ölçüşebilir. Bu süreçte en büyük görev ise kulüp yönetimlerine düşüyor.
Tribünde Dip Yaptık!
Süper Toto Süper Lig’in 2013-2014 sezonu tribün karnesine baktığımızda, bir kulübe ortalama 23 bin 337 koltuk sayısı düşerken taraftarlar bu koltukların maç başına 10 bin civarı (%35) doldurabilmiş(1). Bu oran İngiltere’de %92, Hollanda’da ise %90 olarak gerçeklemiş. Ligimizde bu sezon uygulamaya konulan Passolig uygulamasının bir geçiş dönemi olacağı göz önünde bulundurulduğunda bu verilerin 2014-2015 sezonu için %15-20’lere kadar ineceği söylenebilir. Mevcut durumun, ne stadyumdaki taraftar kitlesini ne de maçları televizyondan izlemeyi tercih eden sporseverleri memnun etmeyeceği aşikâr. Dolayısıyla Türkiye’de futbola olan ilginin azalması söz konusu. Hele hele sponsorların elini ayağını futboldan çektiği bir dönemde coşkusunu yitiren ve varlığını neredeyse tamamen devlet destekli (2) sürdüren Türk futbolu, önümüzdeki yıllarda büyük bir mali krizle karşı karşıya kalabilir.
Taraftardan Misafirliğe!
Türkiye, Avrupalı rakipleri karşısında var olma mücadelesini sürdürürken, 2011 yılında başlayan ve ülke futbolunun toplam kalitesine katkı yapacağı düşünülen modern stadyum hamlesinin amacına ulaşması için, liglerimizde mücadele eden ekiplerin, Avrupa’da % 100’lere yaklaşan doluluk oranları ile kasasını zenginleştiren kulüpleri örnek almaları şart. Bu düşünceyle artık kulüp yönetimleri renklerine gönül vermiş kişilere, taraftardan çok misafir kelimesini kullanması daha doğru bir tercih olsa gerek. Zira tribünlerin şampiyon takımı B. Dortmund’un % 99.5 maç başına seyirci ortalaması yakalamasının arkasında yatan temel neden, yıllardır sürdürdüğü “seyirci” politikası. Uygun bilet fiyatları, seyirci veri tabanı ve yenilenen stadı ile misafirlerine evlerindeki konforu vadeden Signal Iduna Park, “Futbol Neden Stadyumda İzlenir?” sorunun cevabını yanıtlamış oluyor.
Projeler Bitiyor Ama!
2011 yılında Gençlik ve Spor Bakanlığının kurulmasıyla başlatılan modern stadyum yatırımlarıyla 25 il için başlatılan projeler bir bir tamamlanıyor. 2-3 yıl içerisinde süper lig takımlarının ortalama tribün kapasitesi 30.000 binin üzerinde olacak(3). Elbette stadyum projelerinin tamamlanması doğrudan kulüplerin gelirlerini arttıracağı anlamına gelmiyor ancak sponsorların futboldan uzaklaştığı ligimizde, bu sihirli oyunun coşkusunu kazanması için yeni mabetlerine kavuşacak takımların şimdiden seyirci politikalarını belirleyip, önce tribünleri sonra da kasalarını doldurması şart.
- 2012-2013 Futbol sezonu ortalama seyirci sayıları baz alınarak hesaplanmıştır.
- Süper Ligin İsim Hakkı Devletin kontrolünde olan Spor Toto’nun, Türkiye Kupasının isim hakkında devlet kuruluşu olan Ziraat Bankası’nın elindedir
- Spor Toto Süper Lig'in Stadyum Projeksiyonu
Hizmete Gireceği Yıl. *
En son yenilendiği tarih. **
Spor Toto Süper Lig’in 2013-2014 sezonu takımlarının ortalama koltuk sayısı 23 bin 337’dir. ***
Bilgiler TFF bilgi Bankası ile Gençlik ve Spor Bakanlığı web sitelerinden alınmıştır. ****
Kaynak: gsb.gov.tr