Yaklaşık 200 yıl önce yaşanan sanayi devrimi neticesinde başlayan şehirleşme nedeniyle grileşen yerkürede kültürel değerler gün geçtikçe azalıyor.
Yıl 2012. Sanayi devriminin üzerinden yaklaşık iki yüz yıl geçti. Zaman ilerledikçe geçmişten biraz daha uzaklaştık. Giderek fazlalaşan sanayi toplumunun insanları, gri binaların ıssızlığına sürüklenmiş durumda. On yıl öncesi ile günümüz arasında bile büyük uçurumlar var. Gün geçtikçe daha da kapanıyoruz içimize. Sokaklar kimsesizleşmiş. Bırakın akraba ziyaretlerini, komşu ilişkileri bile yok olmuş neredeyse. Sokaktaki çocuk cıvıltıları yerini sessizliğe terk etmiş. Köylü pazarlarının yerini büyük alışveriş merkezleri tutmuş. Kısacası sanayileşme ve kentleşme bir bir almış değerlerimizi. Oysaki tüm olumsuzluklara direnen tek yerleşim birimi köylerimiz. Şehir hayatında yok olan kültürel değerlerimiz köy hayatında hala yaşıyor. İşin üzücü yanı ise büyük kentlerde yaşayan yeni nesil, geçmişinden habersizce geleceğe gidiyor. Onlar için artık; sabah horoz sesi ile uyanmak, organik yiyeceklerle beslenmek, kışları sobanın üzerinde kestane pişirmek, bahçede mahsul toplamak, geleneksel sokak oyunlarını oynamak ya da köy kahvesinde akşam sohbetleri etmek neredeyse imkansız. Dahası geçmişe özlem duyamamak, en az geçmişi bilmemek, bilememek kadar acı verici. Şehir hayatındaki gri binaların egemenliğine karşı, köy hayatındaki yaşantıyı unutmamak, daha da önemlisi kültürel değerlerimizi kaybetmemek için 01-07 Eylül 2012 tarihlerinde köy hayatındaki yaşantıyı İtalyan ve Rumen ortaklarımız ile yerinden görerek, geleneklerimizin kendini hala koruduğunu kamu oyuna anlatmaya çalıştık. Proje öncesinde yaptığımız araştırmalar neticesinde başlattığımız mücadelenin, zaman ilerledikçe anlamlı hale gelmesi bizi güçlü kılarken, partnerlerimizin de bu konuya hassasiyet göstermesi, programın kültürler arası etkileşim sürecine olumlu katkılar sağladı. Üzerimize aldığımız sorumluluklardan biri olan yerele etki boyutunu ise, yine Avrupa Birliği’nin öncelik verdiği konuların başında olan “Aktif Yaşlılık” çalışması ile destekleyen ekibimiz; olayın merkezinde, köy hayatında yakaladığı aktif yaşlıları, 07 Eylül 2012 tarihinde Sakarya’nın en büyük alışveriş merkezinde yaptığı “Köy Hayatında Aktif Yaşlılık” adlı fotoğraf sergisi ile şehir hayatının pasifize ettiği insanlara gösterdi. Avrupa Birliği Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığından alınan hibe ile hayata geçirdiğimiz çalışmanın bir başka boyutu ise Avrupa etkisiydi. Faaliyetlerimiz arasında olan bu çalışma ile ekibimiz; köy halkı ile yaptığı görüşmeler sayesinde Avrupa’ya köylerimizden bakma fırsatını yakaladı.
Yapılan alan çalışmaları sonucunda gördük ki kültürel değerlerimiz hala orada, ancak zaman ilerledikçe varlığını yitiriyor. Bu yok oluş için biz gençler belki minik bir hatırlatma yaptık ancak kaybolan değerler imiz için yeni çalışmalar yapmak gerekiyor.
Evet. Eskiden olduğu gibi buralar hep tarla olmayacak fakat gri binaların sessiz sakinlerine, özlem duyulan geçmişin izlerinin, köy hayatında bulunabileceğini birileri hatırlatmalı.
Proje gazetesi için tıklayınız.
